"İlknur'un elma pekmezinin tadına bakanlar olarak beğenilerimizi sunmak görevimizdir! Esin, Orhan, Turgay ve bendeniz hepimiz fazlasıyla beğendik. Akla binbir kullanım alanını çağrıştıran bu ekşimsi lezzet kesinlikle özel tatlara çağrı çıkarıyor. Görmezden gelinemeyecek kadar lezzetli. Elma bahçelerinde yerlere düşen elmalara saygı ve hürmetle..."
Memnuniyetimizi yukarıdaki satırlar ile Facebook sayfamda paylaşmış idim. Gelin görün ki meraklısı ve isteklisi çok oldu talepler arttı. İlknur'un komşusu Sevgi hanımın ürünü olan pekmezin bitmiş olduğunu öğrenmiş olduk bu sayede. (Sevgi hanımın elleri dert görmesin, ellerine sağlık bu ara) Ne var ki, elma pekmezine olan merakın giderilmesinin de mutlaka bir yolu olmalı diye düşündüm.
Yok mudur elma bahçesi olan dostlarımız? Bugün Ekimin son günü, daha koskoca Kasım ayı var önümüzde ve eminim daha pek çok bahçede elmaların tamamı toplanmadı. Belki de yerlere düşmeye başladılar. Ne olacak yerdeki elmalar?
Bir elma bahçesi sahibi elma pekmezi meraklılarını bahçesine davet etse, hadi bakalım hep birlikte toplayıp, yıkayıp, kesip, biçip kazanlarda kaynatalım dese, akşam olmadan herkesin en az bir kavanoz pekmezi olsa elinde!
Senaryo bu ya, neden olmasın? Giderken bizler de yanımızda boş kavanozlarımız ve yaşam enerjimiz ile birlikte yiyecek öte beri götürsek, Allah ne verdiyse hep birlikte yiyip içsek, gülüş cümbüş kaynatsak pekmezimizi! Bahçe sahibine şükranlarımızı sunsak, teşekkür edip nice yeni mahsullerde görüşmek üzere desek...
"İlknur'un elma pekmezinin tadına bakanlar olarak beğenilerimizi sunmak görevimizdir! Esin, Orhan, Turgay ve bendeniz hepimiz fazlasıyla beğendik. Akla binbir kullanım alanını çağrıştıran bu ekşimsi lezzet kesinlikle özel tatlara çağrı çıkarıyor. Görmezden gelinemeyecek kadar lezzetli. Elma bahçelerinde yerlere düşen elmalara saygı ve hürmetle..."
Memnuniyetimizi yukarıdaki satırlar ile Facebook sayfamda paylaşmış idim. Gelin görün ki meraklısı ve isteklisi çok oldu talepler arttı. İlknur'un komşusu Sevgi hanımın ürünü olan pekmezin bitmiş olduğunu öğrenmiş olduk bu sayede. (Sevgi hanımın elleri dert görmesin, ellerine sağlık bu ara) Ne var ki, elma pekmezine olan merakın giderilmesinin de mutlaka bir yolu olmalı diye düşündüm.
Yok mudur elma bahçesi olan dostlarımız? Bugün Ekimin son günü, daha koskoca Kasım ayı var önümüzde ve eminim daha pek çok bahçede elmaların tamamı toplanmadı. Belki de yerlere düşmeye başladılar. Ne olacak yerdeki elmalar?
Bir elma bahçesi sahibi elma pekmezi meraklılarını bahçesine davet etse, hadi bakalım hep birlikte toplayıp, yıkayıp, kesip, biçip kazanlarda kaynatalım dese, akşam olmadan herkesin en az bir kavanoz pekmezi olsa elinde!
Senaryo bu ya, neden olmasın? Giderken bizler de yanımızda boş kavanozlarımız ve yaşam enerjimiz ile birlikte yiyecek öte beri götürsek, Allah ne verdiyse hep birlikte yiyip içsek, gülüş cümbüş kaynatsak pekmezimizi! Bahçe sahibine şükranlarımızı sunsak, teşekkür edip nice yeni mahsullerde görüşmek üzere desek...